SÖZÜN ESİRİ OLMAK

Değerli okuyucular hafta başından beri gündemi meşgul eden, İyi Parti Aydın Milletvekili Adnan Sezgin’in esnaf ziyareti sırasında girmiş olduğu bir kuruyemişçide, kuruyemişçinin ağzından çıkan Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanına ithafen “Ne zaman Tayibi gömeceksiniz?” üslupsuz ve hadsiz soru soruş şekli hala kulaklarda çınlıyor.
Yaşanan bu diyalog sonrası, Hz. Ali (r.a.) nin “Söz ağızdan çıkana kadar o senin esirin, ağızdan çıktıktan sonra sen onun esirisin” sözünün burda ne kadar anlamlı ve kıymetli olduğunu bir kez daha anlıyoruz.
Herkesin gönlünde bir aslan elbet yatar. Herkesin gönül verdiği, sempatizanı olduğu mutlak bir görüşü vardır.
Bir siyasi liderin politikalarını sevmeyebilirsiniz, eleştirebilirsiniz de. Ama antipati derecesi ne olursa olsun bir siyasi lidere kimsenin bu tarz söylemlerde bulunması son derece yakışıksız ve patavatsızcadır. Kaldı ki bu ülkenin hali hazırda Cumhurbaşkanıdır.
Hele bir ensafın bu sözleri gazetecilerin arasında kayıt aldıklarını göre göre söylemesi de ayrı bir akıl tutulmasından öte bir şey değildir.
“Sevgide serbestlik, saygıda mecburiyet vardır” sözüne istinaden hangi siyasi lidere söylenirse söylensin, söylenenler asla tasvip edilemez.
Ve o kuruyemişçi, sözünü ağızdan çıkarmadan önce esir tuttuğu o sözü, düşünmeden söyleyip sözünün esiri olmuştur artık.
Sözünü tartmadan söylüyorsan eğer, aldığın cevaptan da incinmeyeceksin.
Ne demişler söz gümüşse, suküt altındır.